Tabloda, ölümün birkaç farklı hâli özgür biçimde ve oldukça detaylı çizilmiş. Tablonun teması, Orta Çağ’daki Ölüm Dansı’nı akla getirir. Ancak bu tablonun, yüz yıl önce çizilmiş olan Dünyevi Zevkler Bahçesi ile olan ortak bir yönü, Ölüm Dansı temasından uzaklaşmasını sağlar: Brueghel’in tablosundaki kalabalıklar iblislerden değil iskeletlerden oluşur. Bu durum, semavî bir dini inancı değil, pesimist ateizmi akıllara getirmekte.
Tabloda görülen tam bir yıkımdır. Dindar ve ahlaksız bir toplumun resmi. Cesetlerle doludur ortalık çünkü sağduyu yitirilmiş ve zulüm olağanlaşmıştır. Bu çürümenin sonucudur. Kara ölüm.
Veba hiçbir zaman bir salgın olarak algılanmamıştır zaten. Bu korkunç hastalık tanrının insanların ahlaksızlığına karşı biçtiği ağır bedeldir.
Gökyüzü yanan şehirlerin dumanıyla kararmıştır. Altındaki denize gemi enkazları dağılmış, kıyıda bir ölüm ordusu toplanmış. Her yana ölümün ve yıkımın kokusu sinmiş. İnsanlar çaresizce kaçıp kurtulmaya çalışmaktadır. Ama nafile… Ölüm yaşayanı yakalar!
Ressamın diğer eserleri:
Uzayla – Kültür Evreni
Yorumlar (6)
Bir yanıt yazın
Yorum yapmak için giriş yapmalısın.
Sanatın her türlü içeriğini çok severimm
Teşekkür ederim
Harika
Teşekkür ederim
Elinize sağlık @lostcontactt