Tımarhaneden Hak Savunuculuğuna: Elizabeth Packard

Elizabeth Parsons Ware Packard (28 Aralık 1816 – 25 Temmuz 1897) evli kadın ve delilikle suçlanan insanların yasal haklarını savunan bir reformcuydu. Elizabeth Packard kocası tarafından deli olduğu iddia edildiği için 3 yıl haksız yere hapsedilmişti. Ancak duruşmada deli olmadığının anlaşılması 7 dakika sürmüştü. Daha sonra, boşanmış kadınların çocuklarının velayetini alabilmeleri için kampanya yürüten Anti-Insane Asylum Society’yi kurdu.


Elizabeth 6 çocuk annesi bir ev hanımıydı. Eşi Kalvinist bakan Theophilus ile uzun yıllar huzurlu bir evlilikleri oldu ta ki Elizabeth fazlasıyla otoriter olan kocasına aykırı fikirler dile getirmeye başlayana dek.

Kocasından farklı bir inanç seçmesi, çocuklarını farklı yöntemlerle yetiştirmek istemesi ve köleliğin normal karşılandığı bir dönemde kölelik karşıtı tavır sergilemesi onun deli olduğunu iddia etmek için yeterli sebeplerdi.


Bir kadını akıl hastanesine kapatabilmek için kocasının sözü yeterliydi ve kimse bunu sorgulamıyordu.

1858’de bir kız okulunu ziyaret eden bir doktorun : ”Kızlarınızı akıl hastanesi için eğitiyor gibisiniz” deyişi, 19.yüzyılda kadına biçilen rolü özetler nitelikte.

Ne de olsa okuyan kendi fikirleri olan ve bunları kullanma kararlılığı olan bir kadın ancak ve ancak tedavi edilmesi gereken bir akıl hastası olabilirdi. Theophilus Packard da böyle düşünmüş olacak ki karısının Jacksonville akıl hastanesine hapsedilmesine sebep oldu.


Doktorları tarafından düzenli olarak sorgulanan Elizabeth, deli olduğunu kabul etmeyi veya dini görüşlerini değiştirmeyi reddetti.

”Bana yapabilecekleri en kötü şeyi yaptılar zaten artık onlardan korkmuyorum.”

Haziran 1863’te, kısmen, serbest bırakılmasını isteyen çocuklarının baskısı nedeniyle, doktorlar durumunu tedavi edilemez olarak belirleyip onu taburcu ettiler. Taburcu olduktan sonra, Theophilus onu evlerinin çocuk odasına kilitledi ve pencereleri çiviledi. Elizabeth bu muameleden şikayet eden bir mektubu bir arkadaşı aracılığıyla Yargıç Charles Starr’a teslim etmeyi başardı. Yargıç Starr, Elizabeth’in akıl sağlığının yasal olarak belirlenmesine izin vermek için bir jüri duruşması planladı.


Theophilus ve bulduğu tanıklar Elizabeth’in deli olduğu konusunda hemfikirdi. Bir de Illinois Eyalet Hastanesi’nden Elizabeth Packard’ın durumunun tedavi edilemez olduğuna dair tutanak vardı.

Elizabeth’in avukatları Stephen Moore ve John W. Orr, mahalleden Packard’ları tanıyan ancak Theophilus’un kilisesine üye olmayan tanıklar buldu. Bu tanıklar, Elizabeth’in din ya da başka bir şey hakkında tartışırken herhangi bir delilik belirtisi göstermediğini ifade ettiler.

Son tanık, hem doktor hem de ilahiyatçı olan Dr. Duncanson’dı. Duncanson, Elizabeth’in tüm dini inançlarıyla aynı fikirde olmasa da, onun aklı başında olduğunu ifade etti. “İnsanları benimle farklı oldukları için deli olarak adlandırmıyorum. Onu aklı başında bir kadın olarak ilan ediyorum ve keşke böyle kadınlardan oluşan bir ulusumuz olsaydı.”


Jürinin Elizabeth’in lehine karar vermesi sadece yedi dakika sürdü. Yasal olarak aklı başında olduğu ilan edildi.

Ataerkil bir toplum tarafından sırf fikrini söylediği için deli ilan edilen Elizabeth Packard mücadeleyi hiç bırakmadı, evli kadınların ve akıl hastalarının haklarını destekleyen kitaplar yayınladı ve Anti-Insane Asylum Society’yi kurdu. Zafer kazanmayı, dünyayı değiştirmeyi, kadınların ve akıl hastalarının haklarını iyileştirmeyi başardı.

Kaynaklar:

https://en.wikipedia.org/wiki/Elizabeth_Packard

https://time.com/6074783/psychiatry-history-women-mental-health/

Uzayla – Kültür Evreni

Yorumlar (4)

Bir yanıt yazın