Moğollar Orta Asya’daki savaşçı milletlerin başında gelir. Türkler ve Moğollar yaşantı, dil örgüsü, savaş teknikleri bakımından çok benzer milletlerdir. Orta Asya’daki milletlerin çoğu çok iyi ata biner ve at üzerinde ok atabilirlerdi. Orta Asya’daki genel inanç sistemi ise, Şamanizm ve Tengri inancıdır. Şamanizm felsefi bir dindir herhangi bir ibadet etme şekli yoktur.
Doğaya saygı ve bozkırın ekolojisi ile vücut olmayı temel alır. Bunlara örnek verecek olursak ormanda sessiz olunması, doğaya zarar verilmemesi ve her ağacın bir ruhu olduğuna inanılır. Ve Şamanizm o kadar eski bir inançtır ki, şamanlar kadın giysileri veya kadınlara özel figürler kullanırlar bu da “Anaerkil” dönemden kalan bir özelliktir.
Türkçe’de kullanılan Moğol sözcüğü Mongol sözcüğünün biraz değiştirilmesiyle oluşturulmuştur. XIII. yüzyılın başlarına kadar Moğollar Asya’da bir Moğol devleti kurmayı başaramamışlardır. Bunun sebeplerinden biri ise, Moğollar pek çok farklı ulusdan (boydan) oluşmasıdır “Hereidler, Barlaslar, Süldüsler, Tatarlar, Celayirliler, Taiçuudlar, Merkitler, Karavanaslar, gibi pek çok farklı boya sahiptirler. Moğolların Gizli Tarihçesinde Cengiz Hanın Kökeni şu şekilde anlatılır:
"Çingis Kagan'ın soyu yüce gökten yazgılı doğmuş Börte-çino evdeşi Gua-Maral ile birlikte denizi aşarak gelip Onon Irmağının baş kısmındaki Burhan Haldun dağında yurt tuttukları sırada Batuçağan adlı bir oğlan dünyaya gelmiş."
Buradaki Börte Moğollar dilinin isimlerinde pek çok kullanılan bir sözcüktür. Çino sözcüğü ise kurt böri anlamına gelir. Cengiz Han Moğolların “Kıyat” boyuna mensuptur.Babası Kıyat kabile şefi Yesühei Bahadır’dır. Temuçin dokuz yaşındayken Babası seyahat ederken Toy yapan Tatar boylarından Taiçuudlarla karşılaşır, çok susadığı için toya gider. Tatarlar ona “saygun yesuhei geldi” şeklinde seslenirler ve toya buyur ederek eski öçlerini almak için ona içecek ikram edip, onu zehirlerler bu zehir hemen Yesühei öldürmez. Yesühei yola çıkar ve 3 gün dişini sıkarak eve varır. Eve vardığı zaman ölmek üzeredir.
Menlige Temuçini getirmesini söyler. Ama Temuçin gelemeden canını teslim eder. Temuçin ise babasıyla Hongiradlar’dan nişanlısı Börtenin (Cengiz’in ilk karısı) yanındadır. Börte ile ergenlik çağına girdikleri zaman evleneceklerdir. O zaman kadar Cengiz Börtenin ailesinin yanında kalacaktır. Cengiz börteyle tanıştığında dokuz börte ise on yaşında idi. Temuçin nihayet Menlig tarafından getirilir babasının öldüğünü gören Temuçin ağlamaya başlar ve Çirha bunun üzerine şu sözleri söyler
"Alabalık gibi neye çırpınıp sızlanıyorsun sen? Turdak çerimi(ipek çerimi) sağlamlaştırayım diye, sınırlı sözünü söyleşmiştin değil mi? Su balığı gibi neye,gevşeyip sızlanıyorsun sen? devletimi kurayım diye gerekli sözünü söylemiştin demi?''
Dedikten sonra ağlamayı kesmişti. Yesügeyin ölümü üzerine Kıyat boyundaki kişeler göç etmiş ve Temuçin annesi Öelün ana ve kardeşleriyle yalnız kalmıştı. Gitmelerini engellemeye çalışan Çirha, Taiçudların (Tatar boyu) peşinden giden Kıyat boyundaki insanları geri döndürmeye çalışmış ama sırtından süngülenmiştir. Cengiz’in kişiliğini oluşturan en önemli olaylardandır Cengiz ailesiyle bozkırda yapayalnız kalmıştı.
Cengiz ailesiyle yalnız kaldığı zaman, bozkır şartlarının zorluklarını çok iyi anlatan bir olay yaşamıştır.Bir gün Temuçin, Hasar, Begter, Belgutei balık tutarlarken Cengiz ve Hasar bir balık yakalarlar ama Begter Ve Belgutei onların yakaladıkları balığı ellerinden alır. Öncesinde de vurdukları toygarı almaları üzerine Öelün ananın nasihatlarını dinlemeyip Cengiz ve Hasar, Begter’i okla vurup öldürürler. Bunun üzerine Öelün Ana:
"Tauçidlerin kırılmasını bekleyip öcünüzü almanız gerekirken, siz nasıl böyle bir işe girdiniz" sözlerini söyler ve oğullarını çokça kınar".
Tabi ki Tauçidler hala peşlerindeydiler ve bir gün onları buldular ailesi Temuçin’i ormana saklar ve cengiz 9 gün ormanda saklanır. Saklandığı yerden çıktıktan sonra Tauçidler tarafından yakalanıp esir düşer.
Belli bir süre esir düştükten sonra Süldüsler’den Sorhan-Şar tarafından esir tutulduğu yerden çıkartılıp bir kısrak verilerek ailesinin yanına yollanır. Cengiz önceden yaşadığı yere gelip otların çizgisini takip ederek Onon Irmağı’ndan yukarı çıkıp batıdan akan Himurga çayının kuzeyinde ailesine kavuşur. Kavşutuktan kısa bir süre sonra Temuçinin ailesinin atları yağmacılar tarafından kaçırılır ve Temuçin bu atları almak için yola çıkar ve o zaman “Boorçi”ile tanışır. Boorçi ile atları alıp kurtarırlar.
Boorçi Cengiz Kağanın önemli dostlarından biridir. Börteyi ve çocuklarını Temuçin’in yanına getirmeye çalışırlarken Börte ve çocukları Merkitler tarafından yakalanarak, Börteyi Merkit kabile şeflerinden birine eş olarak verilir. Temuçin bunun üzerine tüm Merkitlerin soyunu kurutacağını söyleyerek intikam yemini eder. Ve babası gibi gördüğü Hereid Ulusunun Şefi Van Han Togoril’e sığınarak Merkitler’e saldırmayı teklif eder ve Van Han Togoril de bunun üzerine şu sözleri sarf eder.
"Samur kürküne karşılık olarak, Dağılmış ulusunu toparlıyıvereyim, Kara samur kürküne karşılık olarak, ayrık düşmüş ulusunu birleştireyim balgamını göğsünde tut, böbreğini kalçanda tut,demiştim ya"
Bu sözlerde Cengiz’in Van Han’a “babamın dengi baba” diyerek samur kürkü hediye etmesinden bahsediyor bu konuşmalar sonrasında Van Han ve Cacirat kabile şefi Camuha ile Merkitlere saldırdılar ve Merkitler’i ağır mağlup ederler, Temuçin heyecanla şu sözleri söyler.
"Baba Han Togoril,değerli dostum Camuha, Gücümüzü birleştirip,Haklı Tanrının bagışıyla, dünya ananın desteğiyle,eski öçlü mergid'in, ciğerini yüreğini yakıp,saygın türünü söndürüp, kaldığı evini boşaltıp,baylık eşyalarını ganimet ettik."
Merkitler saf Moğolca konuşmalarına rağmen Moğol olarak isimlendirilmeyen Tatarlar, Oyratlar gibi kabilelerdendir.
Bu zaferler sonrasında Temuçin’e Cengiz lakabı verilip kağan yapılmıştır. Cengiz Moğol kabilelerini bir bir tek çatı altında toplamaya başlamıştır. Karşı gelen kabileleri ise savaşlarla kendisine bağlamıştır. Bundan sonra kan kardeşi Cacirat kabilesi şefi Camuha ve Tauçidler ile savaşmış ve mağlup etmiştir. Bu savaşta boynundan okla vurulmuş Celme’nin okun zehirli olmasını riske atmayarak sabahtan akşama kadar ok yarasının içerisindeki kanı ağzıyla temizlemiş ve Cengiz’in hayatını kurtarmıştır.
Cengiz savaş sonrasında Camuha’nın canını bağışlamak isterken Camuha kendisi öldürmesini istemiş ve Cengiz’in izni üzerine infaz edilmiştir. Caciratlar ve Tauiçuudlar da mağlup edilmiştir. Cengiz daha da güçleniyordu artık babam diye hitap ettiği Van Han Togoril’le bile karşı karşıya gelmişti. Cengiz Han, Van Han Togorilin Ulusu Hereidleri ve Tatarları mağlup ederek Moğolların yegane hükümdarı olmuştur. Van Han savaştan kaçtıktan sonra susayıp suya varmıştır. Su kaynağının yanında Naiman karakolundan Horisu-beçi adlı kişiyle karşılaşmıştır. Van Han Horisu’ya kim olduğu sorusunun cevabını evet ben Van Han’ım demesine karşın o inanamayarak Van Han’ı öldürmüştür.
Sonrasında ise Uygur ve Orman halkı olarak nitelendirilen Orman Moğolları’nı da mağlup etmiştir. 1211 yılında cengiz Çin’i ele geçirmek için gitmiş ve başarmıştır, bölünmüş Çin’deki hanedanlıkları ele geçirmiştir. Cebeyi Altın devletinin başkenti Lio Yan’ı işgal etmeye yollamış ve Cebe orayı kısa sürede ele geçirmiştir. Sonrasında Cengiz Rusya’yı ve Bağdat’ı ele geçirmiştir. Harzemşahlar’ı yıkmış ve kendisine karşı cesurca savaşan, durdulamayan Moğol ordularını durduran Cellaledin Harzemşah’ı yiğitçe savaştığı için met etmiştir. Tarih’teki en büyük kara imparatorluğunu kurmuştur.
Cengiz, imparatorluğu dört ulus dediğimiz sistemle “Cuçi, Çağatay, Ögeday, Tuluy” oğulları arasında bölmüştür. Moğollar’ın bu kadar geniş coğrafyaya yayılabilmesinin sebepleri, çok iyi teşkilatlanmış olması, çok iyi ata binmeleri ve atlı süvarilerinin mükemmel olmasıdır. Moğollar’da ordu da kişi başına pek çok at düşer.
Bibliyografya: Moğolların Gizli Tarihçesi