Öncelikle psikoloji, zihni ve davranışları inceleyen, bu davranışların temelinde yatan nedenleri araştıran bir pozitif bilim dalıdır. Çoğu bilim dalı gibi psikoloji de bir süreden sonra (20. yüzyıl) felsefeden ayrılmıştır. Psikolojinin bilim dalı olarak adlandırılması sürecinde psikologlar fikirler ortaya atmıştır. Bunun sonucunda psikolojide birçok farklı fikirler ortaya çıkmıştır. Bunlara da psikolojide yaklaşımlar diyoruz.
1. Yapısalcılık (Strüktüralizm) 2. İşlevselcilik (Fonksiyonalizm) 3. Bütüncül (Gestalt) Yaklaşım 4. Davranışcılık (Behaviorism) 5. Bilişsel Yaklaşım 6. Biyolojik Yaklaşım 7. Psikanalistik (Psikodinamik) 8. İnsancıl (Hümanist) Yaklaşım
1- Yapısalcılık
Yapısalcılığa göre psikolojinin konusu insan bilincini oluşturan unsurlardır. Amaç insan davranışlarının gözlemlenmesidir. Bireyin kendi duygu ve zihin durumunu test etmesi gerektiği vurgulanmıuştır. Bunun için de içe bakış yöntemi kullanılır. Amaç bireyin kendi dünyasını incelemesi ve bir durum karşısında fikir ve hislerini dile getirmektir. Bu yaklaşımın temsilcisi Wilhelm Wundt’tur.
2- İşlevselcilik
Pragmatizm (Faydacılık) akımının temsilcisi ve bu sistemin kurucusu William James’tir. Bir diğer temsilcisi de John Dewey’dir. Yapısalcılığa karşı yapılan eleştiriler sonucunda ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşıma göre her davranışın bir işlevi, amacı vardır. Bu amaç da çevreye uyum sağlamaktır. Fonksiyonalizm, algılama, öğrenme ve düşünme süreçlerini ele alır. Darwin’in doğal seleksiyon kuramından etkilenmişlerdir.
3- Bütüncül Yaklaşım
Bu yaklaşımın konusu algıdır. İnsanlar uyarıcıları bütünsel ve eksiksiz algılarlar. Max Wertheimer algı üzerine yaptığı araştırmalar ile Gestalt psikolojisinin önünü açmıştır. Wertheimer, nesneyi bir tekil olarak almak yerine bütünselliğin farkına varmıştır. Bu yüzden de psikolojik olayların parça parça değil bir bütün olarak algılanması gerektiğini düşünüyordu.
4- Davranışçılık
İnsan zihni doğuştan boş bir levha (Tabula Rasa) şeklindedir ve içini istenildiği gibi doldurulabilir. Buna gçre psikolojinin konusu gözlemlenebilen ve ölçülebilen darvanışlardır. Doğuştan kazanılan hiçbir davranış şekli yoktur. Davranışlar sonradan eğitim ve çevre sayesinde oluşur. Duygular ve zihinsel süreçler bu akıma göre psikolojinin konusu değildir. Yapısalcılar gibi içe bakış yöntemi kullanılmaz. Bu akımın temsilcileri John Watson, İvan Pavlov, Frederic Skinner, Edward Thorndike’dır.
5- Bilişsel Yaklaşım
Bu yaklaşıma göre ise psikolojinin konusu bilişsel davranışlardır. Biliş, insanın dünyayı anlamaya ve anlamlandırmaya yöenlik zihinsel etkinliğidir. Yani bu yaklaşım zihinsel süreçlere önem vermiştir. Gestalt kuramı, bu yaklaşımın öncülüdür. Bu yaklaşımın temsilcisi Jean Piaget’dir.
6- Biyolojik Yaklaşım
İnsanın davranışı biyolojik nedenlerle açıklanmıştır. Bu yaklaşıma göre çevreyi ve insanı incelemenin yolu beyinsel fonksiyonlar ve çeşitli nörokimyasal olaylardır. İşlevselcilikten etkilenerek ortaya çıkmıştır. Bu yaklaşım, davranışların doğuştan biyolojik kökenli geldiğine inanır. Temelde ise çevreye uyum esası bulunur. Temsilcileri William James, A. Mayer, D.O Hebb. yaklaşımlar
7- Psikanalitik Yaklaşım
Psikanalitik denilince akla ilk olarak Sigmund Freud gelir. Bu akımın da temsilcisidir. Tüm davranışların altında cinsellik ve saldırgan dürtüler vardır. İnsan doğası gereği kötüdür. İnsanın doğasında bulunan bu dürtüler toplum tarafından bastırılır. Toplum tarafından kabul edilmeyince bilinç dışına atılır.
8- İnsancıl Yaklaşım
İnsan, davranışlarının bilincinde olan, seçim şansı olan bir varlıktır. Bu yaklaşıma göre insan doğuştan iyidir. Her insan biriciktir, eşsizdir. Kısacası insan özgür bir varlıktır. Freud’ünkü gibi bir deneysel yaklaşıma karşı cıkılır. Bu yaklaşımın temsilcileri C. Rogers, A. Maslow’dur. yaklaşımlar
Uzayla – Kültür Evreni