The Crow, 1990 senelerinde oldukça ünlü olan James O’Barr’ın gotik çizgi romanının, Alex Proyas tarafından beyaz perdeye 1994 senesinde taşınmış halidir. “Bir zamanlar, insanlar birisi öldüğünde ruhunu bir karganın ölümün ülkesine taşıdığına inanırlardı. Ama bazen, çok kötü bir şey olduğunda büyük bir keder de taşınırdı ve ruh rahat edemezdi. O zaman bazen, sadece bazen karga yanlış şeyleri düzeltmek için ruhu geri getirebilirdi.” The Crow’da geçen bu inanış filmin tüm olay örgüsünü açıklamaya yetmektedir. Karga tarafından intikam için geri getirilen Eric Draven karakterinin yolculuğunu izlemekteyiz.
The Crow Filminin Konusu
Eric Draven bir müzisyendir ve nişanlısı Shelly Webster evlenecekleri günün öncesinde Top Dollar ve çetesi tarafından katledilirler. Bir sene sonra Eric Draven’ın mezarına karga gelerek onu diriltir. Eric Draven intikam almak için geri dönen bir ruha dönüşür. Nişanlısı Shelly’in adı ve aşkı için çetenin peşine düşer. Eric’i normal bir insan sanmakta olan çete üyeleri onun hemen kapanan yaralarını gördüklerinde kendilerinden geçerler ve korkuya kapılırlar. Eric çete üyelerinden intikamını aldıktan sonra Shelly’nin mezarlığına giderek nişanlısına kavuşur.
The Crow Filmi Hakkında
Brandon Lee’nin Eric karakterine efsanevi bir hayat vermesiyle filme yeni tatlar karışmıştır. Filmdeki görsel efektler çekildiği seneye göre oldukça başarılıdır. Filmdeki o karanlık ve Cadılar Bayramı havası oldukça başarılı biçimde beyaz perdeye yansımıştır. Filmin önemli bir unsuru olan kargaların mitolojik özellikleri filme yansımıştır. Küçük ve annesinden sevgi göremeyen Sarah tarafından anlatılır.
Sarah’ın annesini sert dille uyaran Eric, küçük kızı korumaya çalışır. Böylelikle sadece intikam almak için geri dönen bir ruhun iyiliği de filme yansımıştır. İlk izlendiğinde etkilenen kült bir yapımdır. Fakat film setinde yaşanan olayı öğrenince unutulması imkansız hale gelir The Crow. Brandon Lee film çekimleri sırasında boş olması gereken silahın aslında dolu olması sonucunda vurularak hayatını kaybeder.
Evlenmesinden iki hafta önce bu olayın olması hayat verdiği Eric karakteriyle de benzemektedir. Brandon Lee’nin annesi ve nişanlısı filmin tamamlanmasını istemişlerdir ve Alex Proyas filmi bitirerek 1994’de beyaz perdeye aktarmıştır. Bu acı olay olmasa ne olurdu diye düşünmeden edemiyoruz çünkü Brandon Lee, The Crow filmindeki rolüyle efsaneleşen bir oyunculuk sergilemiştir. Acı kaza olmasaydı oldukça değerli ve unutulmaz işlerde Brandon Lee’nin boy göstereceği su götürmez bir gerçekti.
The Crow Film Alıntıları
“Albrecht: Hey sen! Olduğun yerde kal!
Eric Draven: Hmm.. Aslında polislerin kımıldama dediğini sanırdım.
Albrecht: Olduğun yerde kal yoksa ölürsün diyorum.
Eric Draven: Ve ben de zaten ölüyüm diyorum… Ve hareket ediyorum…”
“Ama şimdi biliyorum ki, bazen aşk iki kişinin beraber olması gerektiğini kanıtlarsa, hiçbir şey onları ayıramaz.”
“Anne, tüm çocukların kalplerinde ve dudaklarında tanrının adıdır.”
“Bir zamanlar, insanlar birisi öldüğünde ruhunu bir karganın ölümün ülkesine taşıdığına inanırlardı. Ama bazen, çok kötü bir şey olduğunda büyük bir keder de taşınırdı ve ruh rahat edemezdi. O zaman bazen, sadece bazen karga yanlış şeyleri düzeltmek için ruhu geri getirebilirdi.”
The Crow Film Fragmanı
The Crow Film Müzikleri
Uzayla – Kültür Evreni
Yorumlar (4)
Bir yanıt yazın
Yorum yapmak için giriş yapmalısın.
Eline sağlık
Teşekkür ederim 🙂
👏@jesusstear1
Teşekkürler 🙂