Cumhuriyet’in Gözde Mekânı: Ankara Palas

Erken Cumhuriyet Dönemi, ülkenin içinde bulunduğu siyasi durum göze alındığında pek çok şeyin yeniden oluşturulduğu, yeni bir bakış açısı ve yeni misyonlarla bir yola çıkıldığı görülmektedir. Yönetim şeklinin ve yönetici olan kişilerin değişmesi ile ülke yenilenmeye dayalı bir oluşum içerisine girmiştir.


Modern bir Türkiye kurma inancı ile ülkenin, çağın gerisinde kalmış olan kurumları için pek çok düzenleme oluşturulmaya başlanmıştır. Modern çağa uygun kurum ve kuruluşlar oluştururken aynı zamanda insanların da bu modern çağa uyum sağlamaları için birtakım girişimlerde bulunulmuştur. Bu yeni bakış açısı sanatı ve içinde mimariyi de doğal olarak etkilemiştir. Modern hayatın getirisine uygun mekânlar oluşturulmaya başlanmıştır.

Türk Modernleşmesi, bir sosyal mühendislik olarak da nitelenmektedir. Bu süreç, ilk başlarda hem Batı’dan ithal edilen hem de Batı’ya rağmen kendi olmayı vurgulayan antiemperyalist, anti-sömürgeci ve milli bir modernleşme anlayışıdır. Bu görüşün, Kemalist inkılaplar ve faaliyetlerde birçok kez karşılaşılan “bir çeşit gözle görünür siyaset” veya “uygarlaştırma misyonuyla” bildirildiği görülmektedir. (Bozdoğan, 1998)

Ankara Palas

Özellikle başkent olmak üzere şehir ve çevre planlamasında bu modern bakış açısı ile faaliyetlere başlanmıştır. Modern mekânların olmaması, modern mekânların içini dolduracak ve bu yerlere uyum sağlayacak insanların da olmaması demekti. Bu bağlamda devlet tarafından eğlence sektörü de dahil olmak üzere yeni mekanlar oluşturulmaya başlanmıştır. Bu vesile ile de kişiler kendilerini geliştirmiş, değiştirmiş ve bu yeni mekanlara uygun olacak hal ve hareketleri öğrenmeye başlamışlardır.

Bu ideal modern vatandaş kimliğinin üretildiği Erken Cumhuriyet Dönemi’nin en bilindik mekanlarından birisi de Ankara Palas olmuştur. Atatürk’ün Ankara Palas için kullandığı “Doğu’dan Batı’ya açılan bir pencere” nitelemesi bu durumu oldukça güzel ifade etmektedir. Nitekim Ankara Palas “Yakın Şarkın en muhteşem, en modern, en konforlu oteli” olarak anılmaktadır. (Sumbas, 2013, s. 176)


Ankara, başkent olması itibariyle şehre pek çok insanın özellikle siyasetçilerin, bürokratların, yabancı ülkelerden gelen devlet insanlarının uğrak yeri olmuştur. Ama burada modern anlamda bir otelin olmaması başka ülkelerden, başka şehirlerden gelen insanlar için konaklama sorununa sebebiyet vermiştir.

İhtiyaç temelli ortaya çıkmış olan bu yeni otel modeli Ankara Palas’tır. Bulunduğu konum ve içinde ağırlanan misafirler sayesinde tarihin önemli olaylarına tanıklık eden bir mekândır. Burası sadece konaklama değil insanların buluşup sohbet edebileceği, yemek yiyeceği, çeşitli baloların ve eğlencelerin de düzenlendiği bir mekân olmuştur. Konakla, yemek ihtiyacı ve sosyal faaliyetleri bünyesinde barındıran bu yapı ilk modern otel olma sıfatını da taşımaktadır.

Ankara Palas
1927 Ankara

Ankara Palas, Atatürk’ün talimatıyla devlet tarafından yaptırılmıştır. İlk mimarı I. Ulusal Mimarlık Üslubu’nun savunucularından Vedat Bey’dir. Yeni tasarımıyla; fakat aynı üslupla mimar Kemalettin Bey binanın yapımını 1927 yılına dek sürdürmüştür. (Sumbas, 2013, s. 176) Burada yeni bir mimari akım görülmekle beraber aynı zamanda geçmişin izleri de yapının bazı bölümlerine yansımıştır. Yapının kapısındaki süslemeler buna verebileceğimiz örneklerdendir. I Ulusal Mimarlık üslubunun görüldüğü bu yapıda modernleşme amaçlanırken milli değerler de unutulmamıştır.

Bu nedenden dolayı Ankara Palas’ın iç mimarisinde dikkat çeken bir Osmanlı veya Türk öğesi kullanımı göze çarpmaz. Hatta Batı’yı ve moderni simgeleyen balo salonu benzeri öğeler, iç mekânda ağırlığını göstermektedir. (Aslanoğlu, 2001)

Ankara Palas’ın yapıldığı dönem ve o dönemde diğer insanların içinde bulunduğu sosyoekonomik durumlar düşünüldüğünde bugün bizlere basit gelen ancak o zaman için büyük bir lüks olarak görülen, tuvalet, banyo, elektrik, her odaya özel telefon, kalorifer, sıcak su gibi imkanlar kullanılmıştır. Mobilyalar ve mekân Batılı anlayışıyla döşenmiştir. Örneğin salondaki piyano, ipek ve kadife kaplı koltuklar, şık perdeler, şaşalı avizeler, ahşap mobilyalar, porselen çay takımları bunlara birer örnektir. Bu anlamda, sadece mekân ve dekorasyonu bile siyasi içerikli bir mesaj iletmekte, görselliğiyle de modernlik ve yeni kimlik inşasına simgesel olarak hizmet etmektedir. Çağdaş mobilya ve dekorasyon modern ve çağdaş bir yaşamın gereklerindendir.

Ankara Palas
Ankara Palas İçi

Afganistan Kralı Emmanullh Han başta olmak üzere Ankara Palas’ta Irak Kralı Faysal, İngiltere Ankara Büyükelçisi George Clerk gibi önemli isimler ağırlanmıştır. Ankara Palas, yeni devlet elitlerinin ve misafirlerinin ağırlandığı, ilk ve tek modern otel ve balo salonu olması açısından “teklik ve ilklik değerine sahiptir. Resmi davetlerin verildiği, önemli konukların ağırlandığı, gazetelerde fotoğrafların ve haberlerin yayınlandığı kamusal bir mekân olmasından dolayı “belge ve işlevsel değere” sahiptir. (Sumbas, 2013, s. 186)

Ankara Palas, maalesef ilerleyen çeşitli zamanlarda el değiştirmesi sebebiyle eski popülerliğini kaybetmeye başlamıştır.

Bu bina, Palas Otelcilik Anonim Şirketince, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden kiralanıp 1969 yılına dek otel olarak işletilmiştir. Palas Otelcilik iflas ettiğinde otelin eşyası icra yoluyla Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne geçmiştir. 1972 yılında Oleyis Sendikası tarafından bina yeniden onarılarak 29 Ekim 19732’de Cumhuriyet’in 50. Yılında yeniden hizmete açılarak 1975 yılına kadar otel olarak işletilmeye devam edilmiştir. 1975 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce bir kez daha el konulan bina, bu defa Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın kullanımına verilmiştir. Yapı 1983 yılında Dış İşleri Bakanlığı’na bağlı olarak Devlet Konukevi işlevi ile yeniden açılmıştır.  (Aslanoğlu, 2001)

Ankara Palas 2. Meclis Binası ile karşı karşıya olması, buraya gelen kitlenin halktan insanlar değil daha çok üst düzey insanlar olması gibi sebeplerle politikanın merkezi bir mekân olmuştur. Burada balolar, resepsiyonlar düzenlenmekle kalmayıp aynı zamanda ülke durumları, siyaset, hukuk gibi çeşitli konularda sohbet edilmiş, eğlencenin yanı sıra oturup konuşmak için de özellikle milletvekilleri için önemli bir mekân olmuştur.

Ankara Palas
Mimar Kemaleddin Görsel Kaynak⤴️

Burası şimdilerde daha çok düğünler için kullanılan bir mekân. Vaktiyle bu kadar önemli kişilere ev sahipliği yapmış olması, önemli etkinlikler düzenlenmiş olması düşünülünce şimdiki durumu özellikle bu konuya ilgisi olan sanat tarihçileri üzüyor olmalı.

I.Ulusal Mimarlık akımının ilk örneklerinden oluşu, bir devrin kapanıp başka bir devrin açılışına tanıklık oluşu Ankara Palas’ı çok önemli bir yerde tutmaktadır. Modern hayata geçişin sağlanması için, insanların gündelik faaliyetleri arasında uğrak noktası olup günü değiştirdiği için pek tabii hayati bir mekandır.

Günümüzde bu kadar boş oluşu, o eski ihtişamını yitirişi, önünden geçenlerin belki kafalarını bile kaldırmadan yürüyüp geçmeleri oldukça iç yaralayıcı bir durumdur. Ankara Palas’ın 2018 yılında Milli Saraylar İdaresi’ne devredilişi ve buranın restorasyonuna başlanması ümit verici haberlerdendir. Restorasyon bittiğinde buranın Cumhurbaşkanlığı Müzesi olarak kullanılması amaçlanmaktadır. Umarız ki yaşadığı bunca el değiştirmeden sonra Ankara Palas yeniden hak ettiği değeri görüp, yaşayan bir mekân haline gelir.


Kaynakça
Aslanoğlu, İ. (2001). 1930-50 Yılları Ankara’sının Eğlence Yaşamı İçince Gazino Binaları. Tarih İçinde Ankara. Ankara: ODTÜ Yayınları.
Aslanoğlu, İ. (2001). Erken Cumhuriyet Dönemi Mimarlığı 1923-1938. Ankara : ODTÜ Mimarlık Fakültesi Yayınları .
Bozdoğan, S. (1998). Türk Mimari Kültüründe Modernizm: Genel Bir Bakış. S. Bozdağan içinde, Türkiye’de Modernleşme ve Ulusal Kimlik. İstanbul: Tarih Vakfı.
Kolektif. (tarih yok). Ulus Tarihi Kent Merkezi . Kasım 2020 tarihinde TMMOM Mimarlar Odası Ankara Şubesi: http://www.mimarlarodasiankara.org/index.php?Did=1484 adresinden alındı
Sumbas, A. (2013). Türk Modernleşmesi’ni Ankara Palas Üzerinden Okumak: “Doğu’dan Batı’ya Açılan Bir Pencere”. Hacettepe Üniversitesi/İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 31(1).

Uzayla – Kültür Evreni

Gazi Üniversitesi- Sanat Tarihi 🎓

Yorumlar (6)

Bir yanıt yazın