16.yy’ın sonlarında 17.yy’ın başlarında otoriter bir yönetimin kurulamaması ve Avusturya ile yapılan uzun savaşlar bu dönemi meydana getirmiştir. 1593-1606 Osmanlı-Avusturya (Holy Roman Empire) savaşları sırasında yeniçerilerin, sipahilerin dönemin modern harp tekniklerini kullanmaması neticesinde Sekban-ı Cedid adında yeni bir Osmanlı askeri sınıfı ortaya çıktı.
Bu uzun 13 yıllık savaş döneminde 2 defa sultan değişmiştir bu da otorite boşluğu oluşmasına sebebiyet vermiştir. III. Mehmed(1595-1603) saltanatı döneminde II. Selim zamanında uygulanmaya başlanılan en büyük şehzadenin sancağa çıkma usulü gereğince veliaht şehzadenin tahta çıkması gerekiyordu ama Sultan Mehmet oğlu veliaht Şehzade Mahmut’u kendisine ihanetten idama mahkum ettirmiştir bu sebepten ötürü I. Ahmed tahta çıkmıştır. Şehzadesini katletmesinden daha vahim olan durum ise Sultan Mehmet tahta çıktığı zaman 24 erkek kardeşini katlettirmiştir. Kendisi islami ilimle ilgilenmiş, babasına nazaran devlet işleriyle daha çok ilgilenmeye çalışmış olsa da dönem şartlarına ayak uyduramamıştır.
Bu dönemin başlamasının sebeplerinden biri de sekban-ı cedid ordusunun sadece sefer sırasında maaş alması ve sekban ordusundaki kişilerin sefer sırasında dahi sefere çıkmayıp anadolu da yağmaya başvurmasıdır.Anadolu da bu dönemde çok fazla silah imalathanesi açılmıştır bunlar kayıt altına alınamamıştır. IV.Murad zamanında bu silahları para karşılığı toplatmıştır ama bu neticede bile silahların hepsinin toplanıp kayıt altına alınmasını sağlamamıştır.
Osmanlı savaşta sürekli Avusturya topraklarındaki bazı jeopolitik öneme sahip kalelere hakim olsa da Osmanlı ordusu başka bir ülkenin sınırları içerisinde varlığını sürdüremeyeceği için kasıtlı Macaristan’daki stratejik öneme sahip kalelere ricat ediyordu. Bu sebepten ötürü Osmanlının her çekildiği durumda Avusturya topraklarını yeniden kazanıyordu bu da uzun süreli bir paradoksa sebebiyet vermişti, Osmanlı ordusu yorgun düşmüştür.
III.Mehmed döneminde barış görüşmeleri pek çok kez görüşülmüştür. Ama her görüşmede Avusturya, Kanuni Sultan Süleyman tarafından I.beç kuşatması sonrasında imzalanan İstanbul Antlaşması’ndaki (1533) Avusturya Arşidükü sadece Osmanlı sadrazamına eşittir maddesinin kaldırılmasını istiyordu. Tazminatı ödemeye devam edeceklerdi ve Osmanlı topraklarını işgal etmeyeceklerdi.
Bu bir diplomatik kayıp olacağı için sultan III.Mehmed bunu reddetmiştir.1603 yılında sultan Mehmet’in ölmesi üzerine Sultan I.Ahmed 13 yaşında tahta çıkmıştır. Sultan Ahmet tahta çıktığı zaman Şehzade Mustafa’yı öldürmesi beklenirken ekber erşed sistemini ortaya atmıştır. Bu sistem ilk başlarda çok hümanist bir sistem olduğu düşünülmüştür.
Halk tarafından ve ulema tarafından büyük destek almıştır. Osmanlı veraset sisteminde II.Selim döneminde en büyük şehzadenin sancağa çıkması ,III.Mehmed döneminde ise sancak usulünün kaldırılması, bu seferde veraset sistemi olarak şimşirlik usulü uygulanmaya başlanmıştır. III.Murad ve III.Mehmed sancak usulü gereğince tahta çıkarken herhangi bir siyasal polemik yaşamamışlar, rahat bir şekilde tahta çıkmışlardır.
Bu da devlet tecrübesi edinememiş hükümdarlar doğurmuştur.Şehzadeler çok iyi bir eğitim alsa da sancağın şehzadelerin minimal bir devlet yönetme eğitimi verdiği gibi bir eğitim uygulanamamıştır. Ekber erşed usulünde ise en büyük ve en olgun şehzade tahta çıkacaktır. Diğer hanedan mensubu şehzadelerin şimşirlik adı verilen bir kasra hapsedilecektir. Yanında cariyelerle birlikte hayatları boyunca kısıtlı bir alanda her gün ölüm korkusuyla yaşamak padişahların çoğunda görülen psikolojik anomalilere sebebiyet vermiştir. I.İbrahim I.Mustafa.
I.İbrahim ve I.Mustafa, bunlara verilebilecek en iyi örneklerdir. Hapsedilmeleri politik olaylara tamamen engel olmamıştır. Şehzadeler hala katledilebilirlerdi. 1603 yılında tahta çıkan I.Ahmet uzun Osmanlı Avusturya savaşında barış yapılması gerekliliği kavramıştır ve 1606 yılında Zitvatorok antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşmanın maddeleri şunlardır:1-Avusturya imparatorluğu 30.000 altın haracı ödemeyecektir. 2-Avusturya savaş tazminatı olarak 67.000 altın ödeyecektir. 3-İmparator sultana 3 yılda bir olmak üzere hediye gönderecektir.
4-İmparator ve padişah diplomatik olarak eşit sayılacaktır. I.Ahmed döneminde imzalanan bu antlaşma Osmanlının Avrupa’daki diplomatik üstünlüğüne son vermiştir.Osmanlı imparatorluğu sadece diplomatik ve siyasal alanda geri de değildir aynı zamanda iktisadi sıkıntılar içerisindedir. III.Murad döneminde 1585 ekonomik krizi ile akçe de %100’den fazla değer kaybı yaşanmıştır.Ucuz Portekiz İspanyol gümüşünün Osmanlı sınırlarına girmesiyle akçe çok fazla değer kaybetmiştir.
Uzayla – Kültür Evreni